Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
�stilac� ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Sterilizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtma
- Kargaşalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fesat, İhtilal, Fitne, Şuriş
- Yom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğur, İyi Talih; İyi Haber
- Toprak Sahası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsa
- Senkronize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlı
- Yitikler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat
- Manüskri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elyazması
- Pekiyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlâ
- Tasdik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Siftinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Berbat
- Müfettiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetmen, Teftiş Eden, Denetçi, Bakman
- Ceza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Müeyyide, Yaptırım
- Hissedilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
- Cisim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Gövde, Beden, Vücut, Varlık
- Budak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dal
- Bükülme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim
- İrrasyonalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usdışılık
- Yaşıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akran, Emsal
- Milyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pekmen
- Yıldızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Duru
- Kıpırdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Divringi, Cevval
- Iskat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek
- Kabarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşmak, Şişmek, Artmak, Kafa Tutmak, Başkaldırmak, Böbürlenmek, Büyümek, Kalkmak
- Kupür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesik
- Empülsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuru
- Sagan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Hekim, Tabip
- Koyulaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
- Yalman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğik, Mail; Sarp, Dik
- Azlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azınlık, Ekalliyet
- Yoksuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul
- Fakülte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medrese
- Kurumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağrur
- Gözbağcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllüzyonist
- Müşahede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem
- Yoğrulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamulmak
- Caba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Bundan İlave, Üstelik
- Kötüleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıybet, Jurnal
- Ufalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçülmek, Büzülmek
- Çırpınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek
- Aydın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Entelektüel, Münevver, Kültürlü, Okumuş, Görgülü, İleri Düşünceli, Işık Alan, Işıklı, Aydınlık, Sarih, Somut, Vazıh, Veciz, Ziyalı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü