Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Milyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pekmen
- Nakısa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur
- Bürokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resmiyetçilik, Kırtasiyecilik
- Değişken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak, Kararsız, Değişici, Mütehavvil
- Şükretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamdetmek
- Muhayyile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşlem, İmgelem
- Payiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
- Tıngır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Para, Parasız, Züğürt
- Fosforlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Parlak
- Zebun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Güçsüz, Âciz, Zayıf, Argın
- Tabiatüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğaüstü, Fevkettabii
- Katolunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Bağboğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsküt
- Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Cesaretli, Cüretli, Kabadayı, Korkusuz
- Katılımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege
- Malikâne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşk, Yurtluk
- Emniyet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek
- Beraberinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Yarayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar
- Cünüplük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet
- Kayırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Arka, Dayı, Torpil, Mültemis
- Nezaketsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabalık
- Gevşetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak
- Bitirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumarhane, Yaman, Zeki
- Angın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Ünlü
- Kasten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasıtla, İsteyerek, Kasti, Mahsus, Taammüden
- Fersah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulaç
- Nüans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Fark
- İhtilaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmazlık, Anlaşmazlık, Ayrılık, Aykırılık
- Tarassut Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetlemek, Gözlemek, Müşahede Etmek
- Parti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Kısım, Vurgun
- İsticvap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorgu
- İlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beddua, Lanet, İntizar
- Refah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Gönenç, Genlik, Geçim Genişliği
- Ağız Dalaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
- Hidroloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subilim
- Yırtılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Yırtık
- Makbuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alındı, Fiş, Kabız, Alıt
- Pimpirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Harap, Virane
- Girenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek
- Mütenahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonlanma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü