Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Abluka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatma, Sarma, Muhasara
- Vakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaman, Çağ, Aralık, Saat, Adar, Devir
- İnç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parmak
- Çürüme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
- Ana Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadde
- Yürek Darlığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
- Sınamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Tecrübe Etmek, Muayene Etmek, İmtihan Etmek
- Umma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümit
- Aristokrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
- Küşümlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Kuşkulanmak
- İhtiva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçerme, Kavrama
- Şövenist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irkçı
- Yapılageliş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teamül
- Bunalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Kriz, Bunluk
- Lokalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenmek, Övünmek
- Münakale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
- Yalınca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak
- Zaptiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jandarma
- Karakulak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emir Çavuşu, Haberci
- Bağış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teberru, Hibe, Yardım, Armağan, İane
- Göçmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelme, Muhacir
- Tutanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zabıt, Zabıt Ceridesi, Zab Varakası, Rapor, Mazbata
- Hiper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Yükümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükellef, Borçlu, Memur, Mükellefiyetli
- Potansiyel Farkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- Olanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmkan, İmkân, Mümkünlük, Olabilirlik
- Ör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çit, Perde, Havale
- Anlayışsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Pervane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kepenek, Uskur
- Antrepo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depo
- Yeğin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, İyi, Katı, Üstün, Zorlu, Şiddetli
- Muhammedî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Selam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenleme, Merhaba
- Üflemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
- Patlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
- Uzun Hayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılan
- Dayanabilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
- Katletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
- Çabalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceht Etmek, Gayret Etmek, Çalışmak, Uğraşmak, Debelenmek, Yanmak
- Siyasal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Politik, Siyasi
- Seyyare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezegen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü