Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Allame kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin Bilgin, Çok Bilen
- Bağlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İttifak, Kontrat
- Beğeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zevk, Gusto, Tabiat
- Salmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Ürküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkma, Korku, Vahşet
- Flört Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kırıştırmak, Konuşmak
- Hayatta Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- Argo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yozdil
- Entelektüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Münevver
- Web Sayfası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tor Beti
- Yumulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Girişmek, Saldırmak, Kapanmak, Örtülmek
- Dışsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haricî
- Masraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gider, Harç, Sarfiyat, Harcama, Araç Gereç
- Satış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey, Satmak İşi, Satım
- Muharebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş, Cenk, Harp, Çatışma, Vuruşma
- Çabalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceht Etmek, Gayret Etmek, Çalışmak, Uğraşmak, Debelenmek, Yanmak
- Mabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak, İbadethane, İbadetgâh
- Operatris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Operatör
- Moruklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Yaşlanmak
- Dahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri; İçinde Olmak Üzere
- Erkânıharp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurmay
- Sıhhatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıklı, Doğru, Esen, Sağlam
- Azamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, Ululuk, Çalım, Kurumlanma, Onur, Gurur, Gösteriş, Görkem, Heybet, Kurum, Tekebbür
- Ananevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geleneksel, Gelenekli
- Dikkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanıklık; İlgi, Özen
- Hanay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Hol, Sofa
- Dindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
- Darılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Azarlamak, Gücenmek, İncinmek, Kırılmak, Küsmek, Paylamak
- Basit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalın, Kolay, Sıradan, Süssüz, Gösterişsiz, Görgüsüz, Düpedüz, Yalınç, Bayağı, Cılız, Mahdut, Olağan
- Öğütleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat
- Radyatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Petek, Isıtaç, Soğutaç
- Katışıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Halis, Has, Saf, Som
- Haydavcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü, Şoför, Yöndemci
- Sarkık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmış, Sölpük
- Gümüşgöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Cimri
- Öğütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Çiğnemek, Ezmek
- Yarar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, Avantaj, Çıkar, Elverişli, Kâr, Kazanç, Menfaat, Uygun, Yarayan, Nefi, Ası
- Bollanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğalmak, Artmak, Fazlalaşmak
- Zafiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Arıklık, Güçsüzlük, Dermansızlık
- Maslahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstişare, İş, Mesele
- İzah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü