Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Antik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Eskil, Antika
- Yağar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur
- Apayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Çok Ayrı, Büsbütün Ayrı, Bambaşka
- Talihsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedbaht
- Aksi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Zıt, Menfi, İnatçı, Hırçın, Huysuz, Karşıt, Titiz, Geçimsiz, Kötü, Münasebetsiz, Olumsuz, Suratsız
- Stratus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmanbulut
- Ahali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Halk, El, Nüfus
- Müsamere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam Eğlencesi
- Heykel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuk, Yontu
- Istampa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgalık, Damga, Mühür
- Ergene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden Yeri
- Özetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa Etmek, Kısaltmak
- İkiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşa
- Manşet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Kolluk
- Tez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Çabuk, Süratli, Yarım Yamalak
- Mahremiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlilik, Mahfilik
- Delepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlamak
- Totalitarizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskıcılık
- Hibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, Bağışlama
- Faale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşçi
- Ustalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, İş, Maharet, Marifet
- Durak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanacak, Mevkif
- Hayal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Görüntü, Rüya, Serap, İmge
- Menkul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşınır, Çeke; Söylenegelmiş
- Konsantrasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunlaşma, Derinleşme
- Kavkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- Karmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çengel, Kanca, Karıştırmak, Olta
- İspat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspatlamak, Kanıtlamak
- Oluşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil Etmek, Kurmak
- Mabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak, İbadethane, İbadetgâh
- Sondaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama, Araştırma
- İş Kadını kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı
- Kamplaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölünmek
- Tanıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanıştırmak
- Tövbekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tövbeli
- Tebessüm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülümsemek
- Emlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt, Taşınmazlar, Gayrimenkul
- Manav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğerti Satan, Sebzevatçı
- Büyükbaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karamal
- Mülazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğmen
- Bekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetçi, Karakolcu, Keşikçi, Nokta
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü