Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ardiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlık, Antrepo, Depo
- Sunuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
- Çit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeper
- Donanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
- Şeytanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeytani
- Cari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akan, Akar, Geçerli, Yürür, Yürürlükte Olan, Olagelen, Geçen
- Murabba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dördül, Dörtgen, Kare, Reçel
- Kraker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıtırdak
- Lenger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapa
- Ateşlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
- Şema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekil
- Angaje Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak
- Düzenlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Karar
- Kefenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekfin Etmek
- İkiyüzlülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Riya
- Tozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zerre
- Nisaiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hastalıkları
- Jüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telis
- Optimist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyimser
- Alak Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çim
- Militarizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süerselcilik
- Yenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galibiyet
- Mevzilenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevki Tutmak
- Filozof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce Bilimci, Felsefeci, Feylesof, Düşünür
- Mesuliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorumlu
- Usare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özsu
- Tortu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Posa, Çökel
- Aşırılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmak
- Dışsatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
- İktidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Dirayet, Hükûmet, Kifayet, Kudret, Erk
- Güçlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perçinlemek
- Mahpus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapsedilmiş, Tutuklu, Hapis, Hapishane
- Sefahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Uçarılık
- Mağlup Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Sındırmak, Yenmek
- Girmelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duhuliye
- Spekülatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurgucu, Vurguncu
- Yetersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar, Yoksul
- İyileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkılap, Islah, Tedavi
- Çamurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülemek
- Endişe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Korkmak
- Sililik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İffet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü