Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ateşlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşturmak, Kışkırtmak, Yakmak
- Yetkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemal
- Eşelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak, Deşelemek, Eşinmek, Kurcalamak
- Pay Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüşmek, Paylaşmak, Üleşmek
- Hacir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıt
- Doğruca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direkt, Doğru
- Hudutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırsız, Sonsuz
- Şehriyâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Padişah
- Mukavemetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
- Kıvrılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Katlanmak, Kırılmak, Sapmak
- Feci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Facialı, Musibetli, Trajik, Yürek Er Acısı
- Televizyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
- Yataklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerevet, Karyola
- Nefes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soluk
- Eskiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Sermuharrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyazar
- Bağdarlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Program
- Tekrarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
- Korniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti Pervaz
- Pürüzsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Kusursuz
- Kerte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece, Radde, Çentik, İz, Kerti
- Abstreleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerretleşmek, Soyutlaşmak
- Tepreşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nüksetmek
- Nallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takavlamak, Öldürmek
- Başıkabak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçsız
- Selis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıcı
- Kara Tahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Levha, Tahta, Yazı Tahtası
- Tetebbu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrdeleme, Araştırma
- Bakir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El değmemiş, Kullanılmamış, İşlenmemiş Toprak, Eskimemiş, Yıpranmamış, Yeni
- Yerinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Münasip, Şık, Uygun, Yeterli
- Kutsama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdis
- Tazammun Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek
- Kaynana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayınvalide
- Gebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Hamile, İki Canlı, Yüklü, Aylı
- Koalisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortak Yönetim
- Bedii kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenilen Estetik
- Mikyas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Ebat, Ölçek, Ölçü
- Hemoroit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basur
- Badire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Güçlük, Zorluk, Tehlikeli Durum
- Öğüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders, Nasihat
- Seyran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinmek, Gezmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü