Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tazammun Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek
- Kondansör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğuşturaç, Yoğuşturucu
- Varakpare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Name
- Duman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Yok Etmek
- Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muavenet, Katkı, Destek, Etki, Bağış, İane, Kömek, Himmet, Lütuf, Medet, Muzaheret
- Atfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yastamak, Dayamak, Yüklemek, Yöneltmek, Çevirmek, Vermek
- Tamlanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümlenen
- Dümenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenbaz
- Uygulanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli
- İhya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlandırma, Diriltme, Dirim Verme; Geliştirme, Güçlendirme; Umut, Erinç Verme
- Halk Ozanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık
- Kızdırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş
- Susmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkısükut, Sus Payı
- Matbu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basılı
- Nişasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ket
- Kişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can, Er, Erkek, Eş, İnsan, İsim, Koca, Nefer, Nüfus, Şahıs, Şahsiyet, Zat, Kimse
- Otokton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerli
- Başmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye
- Belgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senet, Burhan, Hüccet, Delil
- Mücevherat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs Eşyası, Cevahir
- Oflaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefis, Enfes, Fevkalâde, Güzel, İyi, Mükemmel, Güzel
- Fasılasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasız, Aralıksız, Biteviye, Ayırmak, Bölmek, Çözmek
- Malikâne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşk, Yurtluk
- Vesayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasilik
- Cezbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Etmek, Göz Almak, Çekmek, Bağlamak, Etkilemek
- Işılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak, Parlamak
- Alicenap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Onurlu, Şerefli, Yüce Gönüllü, Gönlü Yiğit
- Lavta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebe
- Kır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz, Çal; Sahra; Yazı
- Padişah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Sultan, Han, Hakan, Hünkâr
- Reklamcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtıcılık
- Müzminlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreğenlik
- Kâhı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Marul
- Paniklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürkmek
- Hallolmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahlul
- Baldırı Çıplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşsiz, Serseri, Şirret
- Veriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Fark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Ayırmak, Değişmek, Duymak, Görmek, Seçmek, Sezmek
- Hayret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkınlık, Şaşma, Aşakalma, Şaşıntı
- Gamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasalı, Kaygılı, Kederli, Üzüntülü
- Bohça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkın, Bütçe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü