Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Avarz ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Enikonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, İyiden İyiye, Adamakıllı, İnce, Oldukça
- İclas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celse, İçtima, Meclis, Oturum
- Müzeyyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslenmiş
- Gömmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Batırmak, Defnetmek
- Sis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğu
- Üşenen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erincek
- Tevzi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtma, Üleştirme, Tevziat, Yaydırma, Yayma
- Mecburen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlulukla
- Verilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruz
- Sıvışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan, Bulaşkan, Rahatsız Eden
- Bağıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nispet, Görelik, İzafet, İzafiyet, Bağlılık
- Hahiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
- Eğitim Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitim, Pedagoji
- Melodik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgisel
- Kaldıraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manivela
- Ağı Ağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zakkum
- Rende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yontaç
- Olmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ergin
- Bağdaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak, Anlaşmak, Uyuşmak, Uymak
- Paralel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enlem, Koşut, Muvazi
- Yükümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükellef, Borçlu, Memur, Mükellefiyetli
- Hemşehrilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memleketlilik, İldeşlik, Bölgedeş
- Zayıflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
- Püskül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçak
- Düğün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Cemiyet, Tören, Toy, Deri, Dernek
- Oryantalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilim, Şarkiyat
- Edep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adap, İncelik, Terbiye, Erdem
- Kılgılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanışlı, Uygulamalı, Ameli, Tatbiki, Pratik
- Mevzi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duruş, Mahal, Yer, Konumluk
- Muhteva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçerik, Mazmun, Kapsam, Öz
- Saygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Hürmet, İhtiram
- İndikatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge
- Bezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
- Leleklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık, İncelik
- Düzyazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesir, Mensur, İnşa
- Sultanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişahlık, Saltanat, Ergi, Mazhariyet
- Sabah Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabahleyin
- Liderlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önderlik
- Durum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pozisyon, Boyut, Gidiş, Hal, Hâl, Hatır, Hava, Hesap, Kalıp, Keyfiyet, Konum, Manzara, Mevki, Tavır, Vaziyet, Yağday, Yer, Davranış, Halütavır
- Takviye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Desteklemek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü