Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ayırtman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksper, Ehlivukuf, Mümeyyiz
- Vurulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevdalanmak
- Dobra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi
- Parsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahşiş
- Emlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt, Taşınmazlar, Gayrimenkul
- Kondisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklılık, Durum, Şart
- Hal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pazaryeri
- Kırpma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Harimiismet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ocak
- Havalename kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havale
- Üstün Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
- Pota kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manka
- Bed kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Çirkin, Tuhaf
- Blender kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırıcı
- Yol Sakçısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Trafik Polisi
- Bağdaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak, Anlaşmak, Uyuşmak, Uymak
- Yormak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzmek, Sıkıntıya Sokmak
- Zamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırımlı
- Karaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karartı, Leke
- Bizar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
- İftihar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünç, Övünme, Kıvanç, Kıvanma
- Koz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceviz
- Emel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, İstek, Amaç, Gaye, Erek, Maksat
- Elastikiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esneklik
- Kılçıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık, Karışık
- Üstün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faik, Kudretli, Kuvvetli, Seçkin, Üst Gelen, Yenen, Kazanan, Daha Elverişli
- Sınırdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemhudut
- Kostak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı, Kibar, Yakışıklı, Yiğit, Yürekli, Zarif, Çalımlı
- Alkışçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçı
- Küsmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küs
- Hemfikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar, Aynı Düşüncede, Aynı Görüşte, Oydaş
- Kıvırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burmak, Bükmek, Sapmak
- Sistemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Dizgeli
- Pata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berabere Kalma
- Fahrî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onursal, Gönüllü, Karşılıksız
- İz Düşüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Projeksiyon; İrtisam, Mürtesem
- Malulen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlıktan, Hastalıktan, Sökellikten
- Sığınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melce
- Havali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Dolayı, Bölge, Yöre
- Suspus Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmek
- Kumanda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü