Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ay Balta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teber
- Temkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Ağırbaşlılık, Sakınma
- Sürur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
- Kanal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ark, Arna, Su Yolu, Hat
- Altınkökü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İpeka
- Az Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ramak Kalmak
- İntikam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öç
- Keşfeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif
- Zamme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötre
- Kutsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Mukaddes
- Çakın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Şimşek
- Takdimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunucu, Tanıtıcı
- Sanarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye
- Harek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
- Çalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atmak, Benzemek, Biçmek, Çarpmak, Çelmek, Çırpmak, Götürmek, Kaldırmak, Oğurlamak, Süpürmek, Temizlemek, Tırtıklamak, Vurmak
- Kasaphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha, Kanara
- Eş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Aile, Arkadaş, Avrat, Bayan, Benzer, Bey, Bir, Ehil, Emsal, Er Avrat, Familya, Hanım, Harem, Hatun, Karı, Kişi, Koca, Koşa, Kuma, Ortak, Tay, Yoldaş, Benzeri, Hayat Arkadaşı, Refik, Refika, Etene
- Sırf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalnız, Salt, Tamamıyla, Büsbütün, Ancak, Baştan Aşağıya Kadar
- Bezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıktırmak, Usandırmak, Tüketmek
- Yordam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviklik, Çalım, Meleke, Kılavuz, Yardımcı, Çabukluk, Yeti
- Dingildemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Kuşkulanmak, Oynamak, Sallanmak
- Nitekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten, Nasıl Ki
- Açınım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkişaf
- Hendek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Or
- Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklık, Çare, Sistem, Yolculuk, Defa, Erkân, Ezgi, Gaye, Hat, Hız, Kere, Kez, Maksat, Metot, Minval, Muamele, Reçete, Sefer, Sırat, Suret, Şekil, Tarz, Uğur, Usul, Vadi, Yöntem, Araç, Nizam, Tutum, Gidiş, Amaç
- Serkeşlik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak
- Kavuşum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtima
- Arık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ark, Su Yolu, Temiz, Güçsüz, Enez, Cılız, Sıska, Zayıf, Kuru, Çorak
- Obur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğazlı
- Self Servis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçal
- Üşengeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erincek, Tembel
- İstop Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
- Dallama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Enayi
- Yanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarafgir
- Rayiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm Değeri, Geçer, Eder
- Yunak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamam
- İtibar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek
- Tazmin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek
- Nezafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlik
- Kağnı Arabası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağnı
- Kafile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Konvoy
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü