Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tesirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Dokunaklı, Geçişli
- Bihuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deli, Sersem, Şaşkın
- Karakolcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi
- Biçimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekilci, Şekilperest, Tutum
- Sahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Kumsal, Yaka, Yalı
- Kal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Laf, Lakırtı, Söz
- Taharetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cünüp
- Tapsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin
- Toplanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müçtemi
- Kanuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni
- Sarp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dik, Güç, Yalçın, Sert, Diklik, Yalman, Güçlük
- Arbede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patırtı, Kavga, Dalaş, Çatışma
- İflah Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzelmek
- Strüktürel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapısal
- Fücceten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Küflü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köhne
- Uzman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütehassıs, Bilirkişi, Kompetan, Eksper, Mahir
- Göt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dip, Kıç
- Bostan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahçe
- Meftun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Gönül Ermiş, Vurulmuş
- Çalakalem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Durmadan Yazarak
- Teselsül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silsile, Sıra
- Gerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lazım, Lüzum, Lüzumlu
- Ucar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber
- Fıtraten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
- Gündüz Gösterimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matine
- Başvekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
- Oysaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâlbuki, Meğer, Oysa
- Dokunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ellemek, Batmak, Değinmek, Değmek, Dürtmek, Etkilemek, İlişmek, İlmek, Karıştırmak, Koymak, Sataşmak, Temas Etmek, Vurmak, Zarar Vermek
- Düşüncesince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Gürültü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hengâme, Patırtı, Şamata
- Parke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parke Taşı
- Yurt Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çet El
- Geçit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Bel, Belen, Derbent, İntikal, Transfer
- Müşteki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şikayetçi, Yakınan, Sızlanan
- Hendese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geometri
- Cevdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyilik, Saflık, Kusursuzluk
- Uslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, Edepli, İtaatli, Paşa, Söze Bakan, Tek, Yüzüyola, Zeki
- Mevcudiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlık
- Sayha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Bağırış
- Çilçırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avize
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü