Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bağışlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak İşi, Affetme, Mağfiret, Gufran, Hibe Etme
- Akıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akım, Cereyan, Akma, Akış, Eğiklik, Meyil, Sızıntı
- Yazığı Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımak
- Semi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşitme
- Silecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paspas
- Vazife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Görev, İşlev, Vecibe, Yevmiye
- Katiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlik
- Üst Dikili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstyapı
- Reel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçel, Gerçek
- Pervane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kepenek, Uskur
- Tamamlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirmek, Bağlamak, Tümlemek
- Tahammül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Kaldırmak, Katlanmak, Sabır, Dözüm, Götürüm
- Alaminüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Çabuk
- Zül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık, Düşkünlük, Eclaflık, Rezillik
- Perakende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekten, Dağınık, Perişan
- Bezgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılmış, Bıkkın
- Aşçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahçı, Aşpaz, Lokanta
- Başı Dumanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- İyilikçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırhah, Hayırperver
- Larpadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Övünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahir, İftihar, Kıvanç, Mübahat
- İtilaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uyuşmak
- Kalifikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
- Tedarik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulma, Sağlama, Edinme
- Ana Yarısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teyze
- Ondüle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık, Kıvrık, Dalgalı, Kıvrılmış (Saç)
- Mücavir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komşu
- Mürur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçme
- Temaşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Seyretmek
- Kankırmızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstün, Yaman
- Cadaloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz, Çeneli, Şirret, İfrite
- Jeodezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerölçüm
- Prediksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet
- Çevrimsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrî
- Halta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasma
- Mahdudiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münhasır
- Tezyif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Cuma Namazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cuma
- Hasiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Haslet, Hassa, Huy, Mizaç, Yaradılış, Fayda, Yarar
- Kovlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Kötülemek
- Bidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü