Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Beka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıcılık, Ölümsüzlük, Ölmezlik, Kalım
- Yığılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham
- Tırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Zelil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hor Görülen, Aşağılanan
- Merhum Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Aksiyoner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissedar
- Adamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niyet Etmek, Ayırmak, Nezretmek, Vadetmek
- Bileşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürekkep, Basit Olmayan
- Rakik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Narin
- Yahşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Güzel
- Maskelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Korkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Ürpermek, Yılmak, Dehşete Kapılmak, Endişe Etmek
- Turizmci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezginci
- Tevessül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeltenme, Yönelme, Başvurma, Girişme
- Put kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burkat, Haç, Fetiş, Sanem, Tapıncak
- Boylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Çıkmak, Düşmek, Yükselmek
- Müzahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Titreme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsıntı, Sıtma, Ürperti
- Haletiruhiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahvaliruhiye
- İbadethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak
- Curcunalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses
- İhraç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dış satımlama
- Dava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celse, Sevgili, Sorun, Ülkü, Konu, Sav, Mesele
- Olanaksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmkânsız
- Şartlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullaşmak
- Sevecenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şefkat
- Suples kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esneklik
- Kelime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lafız, Lügat, Söz, Sözcük
- Zor Alım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsadere
- İğrenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinmek, İstikrah Etmek
- Koyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin, Katı, Tok, Yoğun
- Onaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Razı Olmak, Rıza Göstermek
- Kırgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmiş, İncik, İncimiş, Katliam
- Taarruz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hücum, Saldırı, Saldırma, Sataşma
- Şehremini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belediye Başkanı
- Sarılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek, Girişmek, Kucaklamak, Yapışmak, Dolamak, Ele Almak
- Tahıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hububat, Zahire
- Cüda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrı, Uzak
- Oyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkedilmek, Kazıklanmak
- Yüce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Büyük, Ulvi, Yüksek
- Eğri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü