Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bermutat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışılagelen Biçimde, Her Zaman Olduğu Gibi
- Suiistifade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suistimal
- Nekahet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sayrılık Ertesi, İyisellik, İyileşme Dönemi
- Yiyecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Gıda, Rızık, Taam, Kayıt, Mekulat
- Ada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezire, Aral, Simek
- Rahat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek
- İnhilal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Dağılmak
- Şarlatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı, Aldatıcı, Yalancı
- Muntazam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Manzum, İntizamlı, Düzenli, Derli Toplu
- Cümlesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
- Misafirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konukluk
- Yapılanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşum
- Perdahlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfretmek, Sövmek
- Suyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filigran; Ark
- Hır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Dalaş
- Nesir Kafiyesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seci
- Hususiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Ahbaplık, Bilhassa
- Takmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanmak, Önemsemek, Vurmak
- Havmana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çayırlık
- Bilezik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelepçe
- İdrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hacet, Sidik, Çiş
- Medenilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygarlık
- Kasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşk
- Aşınmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenik
- Sabuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- Güçlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselmek
- Vicdansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzsüz, Merhametsiz
- Cebr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor
- Yüz Sathı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü
- Düver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direk
- Partner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Ortak
- Nezaketle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
- Hengâme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Patırtı, Velvele
- Geceleyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gece, Gece Vakti
- Ansızın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Birdenbire, Ani, Anide, Aniden, Ansız, Apansız, Apansızın, Dangadak, Defaten, Durup Dururken, Fücceten, Gürpedek, Larp, Larpadak, Patadak, Pattadak, Rappadak, Şakkadak, Şapadanak, Şappadak, Şırakkadak, Bedaheten, Fücceten, Nagehan, Vehleten, Gafleten, Ani Olarak, Nagehani, Hiç Beklenmedik Bir Anda
- Dayatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Empoze Etmek
- Duyarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anten
- Serdabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanduka
- Çığır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Patika, İz, Keçiyolu, Meslek, Tarz
- Hükûmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktidar
- Çamaçar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İster İstemez
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü