Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Boyunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyu veya Uzunluğu Kadar; Sürdüğü Zaman Kadar, Süresince
- Kasaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlçe, Belde, Bucak, Kent
- Pünez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Raptiye
- Elçekme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feragat
- Küre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvar, Dünya, Yeryüzü
- Finans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Para
- İllegal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayrilegal, Gizli, Yasa Dışı, Yasaya Aykırı
- Berber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perukar, Tellak
- Bengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebedi, Daimi, Cavit, Cavidani, Ölümsüz
- Göçürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakil
- Klasifikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölümleme
- Sinirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakin
- Fezleke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Özet
- Mütemekkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşik
- Münhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engin
- Nan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek
- Gergin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Sinirli
- Jen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gen
- Baldır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncik
- Gübür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöp, Süprüntü
- Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
- Atışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa, Tartışma, Kavga
- Bakanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret, Vekâlet
- Kırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Gücendirici, Acı, Ağır, Keskin
- Helke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kova
- Acayip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Tansı, Tuhaf, Şaşırtıcı, Yadırganan, Yabansı, Şaşılacak, Değişik, Abus, Antika, İbret
- Tipik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgel
- Hali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Issız, Tenha
- Zevç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koca, Er, Hayat Yoldaşı, Eş
- Müdüriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdürlük, Yönetimlik
- İşkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evham, Kuruntu, Kuşku, Vesvese, Sanı, Şüphe
- Dalgalandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savurmak
- Özensiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Gelişigüzel
- Salpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevşek, Sarkık, Tembel
- Küf Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küflenmek
- İmarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır
- Umacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü
- Umut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Rüya, Ümit, Ferahlık
- Kitapsaray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
- Yürek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalp, Cesaret, Ciğer, Dil, Gönül, İç, İçeri, Karın, Kupa, Mide, Sadır, Sine
- Hapşırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü