Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Göre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
- Taahhüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Üstlenmek
- Bindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, Katmak
- Tasannu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmacık
- Üşenen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erincek
- Bikes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimsesiz
- Ahu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceylan, Maral, Burçin, Ceren
- Birden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ani, Aniden, Ansızın, Çabucak, Gafleten, Yekten, Bir Defada, Birlikte, Apansız
- Yemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aş, Yemek Yeme, Yiyecek, Taam, Ekmek, Batmak, Çizmek, Dalamak, Delmek, Harcamak, Isırmak, Kemirmek, Lokma, Mahvetmek, Oymak, Tüketmek, Aşındırmak, Bitirmek
- Döşek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatak
- Çurçur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
- Sıradan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alelade, Bayağı
- Özsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usare
- Şar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kent, Şehir
- Soylular kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zadegân
- Tapınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mabet
- Gidişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaşınmak
- Ecnebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancı, El, Ağyar
- Erden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakire, El Sürülmemiş
- Gıpta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmrenme
- Çeşmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Subay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Zabit
- Manastır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keşiş Yurdu
- Desen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakış, Tasvir
- Kaçar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne Kadar, Niçe Niçe
- İbnelik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Şevk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heves, İstek, Neşe, Sevinç, Arzu, Sevgi
- Hassas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan, Duyarlı, Duygulu, Duygun, İçli
- Erinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşenmek
- Mecnun Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
- Düzmecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
- Cinsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsî
- Sulanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
- Delifişek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delişmen Ve Atak, Hoppa
- Dalkavukluk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
- Vaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olan, Olmuş, Koruyucu
- Sükûn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet, Dinme, Dinginlik, Devinimsizlik
- Tike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilim, Lokma, Parça, Cüz
- Oyuntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çukur, Oyuk
- Kavuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Birleşmek, Buluşmak, Katılmak, Ulaşmak, Varmak, Vuslat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü