Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cıvıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cıvık Olmak
- Yurtlandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Yerleştirme
- Tapon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık, Niteliği Düşük
- Pestenkerani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Değersiz, Önemsiz
- Sonraya Saklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek
- Mesuliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorumluluk, Sorunca
- Yer Yuvarlağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya
- Nahak Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Ahize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Kulaklık, Almaç, Destek
- Piştahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezgâh
- Sıkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
- Saldırgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Tecavüzkar
- Endam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Pos, Kesim, Boşum, Vücut, Beden
- Hüveyda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr
- Sahabet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak, Korumak
- Usta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Cambaz, Ehil, Erbap, Mahir, Sanatkâr, Üstat
- Adaletli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adil
- İktibas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödünç Alma, Aktarma; Alıntı
- Hoş Gördük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoş Bulduk
- Kepenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane
- Nektar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bal Özü
- Hediye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Fiyat, Hatıra
- Rastgele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Kazara, Tesadüfen
- Divan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe, Meclis, Sedir, Taht
- Bertaraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Yana, Şöyle Dursun
- Doyurucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kandırıcı, İnandırıcı, Tatminkâr
- Presleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırma
- Kargış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beddua, Telin, Lanet
- İftihar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
- Anlaşılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansımak
- Rantiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lüpçü, Getirimci
- Merkür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzıtilek, Utarit
- Hayâlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç
- Kaplama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstila, Şümul
- Batarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pil
- Müsmir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Kıpırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kımıldamak
- Doğrultmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Kazanmak
- Ziraat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ekincilik, Çiftçilik
- Nallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takavlamak, Öldürmek
- Sari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Bulaşkan, Geçici, Geçen, Bulaşık,
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü