Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kepenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane
- Tavzif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevlendirme
- Bikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızlık, Erdenlik, Bekâret
- Bencillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egoistlik
- Bulgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Keşif, İcat, Bulu, Netice, İhtira, Bilimsel Sonuç, Araz, Semptom
- Feyizli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Kanyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar Ve Dolambaçlı Boğaz, Kapuz
- Görelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Bağıntı
- Kökleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek, Oturmak
- Yığıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meclis, Toplantı
- Matmazel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan
- Abdarlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfadelilik, Manalılık, Tesirlilik
- Kandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pranga
- Yellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallamak
- Paradoks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişki, Karşıtlam
- Bey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efendi, Eş, Koca, Komutan
- Kepenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane
- İğne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şırınga
- Argüman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanıt, İddia, Tez
- Pupa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
- Hidrosfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suyuvar, Suküre, Su Yuvarı
- Kozmoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evrenbilim
- Mükellefiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük
- Mahrukat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt
- Çençen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- İtaatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtaatli
- Sulh Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak
- Kenetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bentlemek, Bitiştirmek, Kilitlemek
- Imızganmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuklamak
- İçtinap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Kaçınmak, Sakınmak
- İlelebet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyen, Sonsuza Dek, Ebedî
- Presleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırma
- Keke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme, Pepe
- Tomruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şalban, Tir
- Asitane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstanbul
- Örgensel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzvi
- İkramiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Mükâfat, Prim
- İdarei Maslahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluruna Bağlama
- Cırtlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığıltılı
- Kabahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Kusur, Hata, Töhmet
- Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Başlamak, Buyurmak, Çıkmak, Dayanmak, Doğmak, Getirmek, İzlemek, Katılmak, Takip Etmek, Türemek, Ulaşmak, Uymak, Varmak, Yönelmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü