Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ruj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dudaklık
- Fıldır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk
- Uluslararası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beynelmilel, Milletler Arası, Enternasyonal, Beynelhalk, Halkara
- Yargıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakem
- Yekün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplam
- Yuvarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devirmek
- Çökme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
- Koruyuculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye
- Rahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erinç, Ak, Geniş, Hafif, Huzur, Keyif, Rahatlık, Sıkıntı, Sükûnet
- Elbette kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şüphesiz, Kuşkusuz, Elbet, Nasıl, Nasılsa, Pekâlâ, Zahir, Herhalde
- Elvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alacalı
- Haksever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrucu
- Müsademe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Vuruşma
- Evvela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkönce, İlkin, Önüç, Önce
- Kırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı, Melez, Üzgün
- Mikâp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küp
- Entelektüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Münevver
- Saflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safiyet
- Başlıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Gerçek
- Fazlalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Ezelî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Öncesiz
- Müesses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurulu
- Alım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekicilik, Cazibe, Çalım, Gurur, Hava, Kurum
- Çiftelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekmelemek
- Külhani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı, Serseri
- Turkuaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firuze
- Tadilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişiklik, Bakım, Tadil
- Vefasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsız
- Alıkoymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekletmek, Engellemek, Ayırıp Saklamak, Hapsetmek, Saklamak, Tutmak, Yubatmak
- Marşandiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük Katarı
- Nispilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
- Emek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Çalışma, Ceht, Himmet, İş, Mesai
- Şam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum
- Güveyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat
- Kişioğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, İnsanoğlu
- Akılsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Palazlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrileşmek, Büyümek, Gelişmek, Varlanmak
- Koku Alma Organı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burun
- Tahtası Eksik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Şaşkın
- Mukarenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Sıkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü