Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Daimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Devamlı, Temelli, Kalıcı, Baki, Gedikli
- Dokunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar
- Fiyatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalı
- Mâni Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Engellemek, Önlemek
- Onalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak
- İfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerine Getirme; Ödeme
- Maksi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun
- Ekosuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankısız
- Tuf Tuf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuhalamak
- Obje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesne
- Fâni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümlü
- Nakkal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çenebaz
- Hayatileşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahakkuk
- Hüsran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan
- Konsonant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Tapa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaç, Tıpa
- Bertik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Yara
- Toparlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürevî, Top, Yuvarlak, Küre
- Mürettebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayfa, Çalışman
- Kat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil
- Bağfiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaç
- Birincil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, En İlk
- Arziyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Bilimi
- Talkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt, Telkin
- Hak Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk
- Ayrımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı
- Zahirî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmacık
- Ebr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulut
- Hükümet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakanlar Kurulu, Kabine
- Surat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Sima, Somurtkanlık
- Kişiselleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
- Rastlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Düşmek, Karşılaşmak, Rast Gelmek
- Mendil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suluk, Yağlık
- Taraftarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yandaşlık, İntisap
- Şekavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soygunculuk, Haydutluk
- Spesiyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzman
- Oksit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pas
- Hatır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Durum, Gönül, Hafıza, Hâl, Kalp, Keyif, Sevgi, Yâd, Yâddaş, Zihin
- Saylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Önem Vermek, Saymak, İtibar Etmek
- Mesih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsa Peygamber
- Tırkaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü