Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Daimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Devamlı, Temelli, Kalıcı, Baki, Gedikli
- Geda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilenci, Fakir, Yoksul
- Nesiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doku, Yapı
- Döşem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
- Kınama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplama
- Zahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünen, Açık, Belli, Elbette, Görünüş, Şüphesiz, Kuşkusuz, Meğer, Dış Yüz, Yardımcı, Arka, Destekleyen
- Çokça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla
- Bütünlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Fasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devre, Dönem, Kısım, Koğ
- Vapur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
- Seslem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hece
- Şantaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkutma, Gocundurma
- Devlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevki, Mutluluk, Talih, Ülke, Erkin Topluluk, Baht, Ongunluk, Büyüklük
- Kazançlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi
- Ufantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı
- Trafo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüştürücü
- Sabit Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saplantı
- Takım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Dest, Grup, Küme, Set, Zümre, Ekip, Trup, Tür, Çeşit, Dizge, Sistem
- Kâhin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medyum, Bilici
- Muktebes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıntılanmış
- Derrace kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
- Minimini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük
- Aden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cennet
- Mahfil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplantı Yeri, Dernek, Çevre
- Vakitli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamanlı, Sürevli
- Buzdolabı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu, Frijider, Buzlatka
- Ne Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haçan
- Kömüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda, Su Sığırı, Camız
- Laçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Laçın
- Firak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılış
- Tespit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirleme, Saptama
- Karşılaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıştırmak, Kıyaslamak, Mukayese Etmek
- Kişilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Şahsiyet, Karakter, İnsaniyet
- Edviyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katık
- Mader kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anne
- Bal Özü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nektar
- Kodak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Odbaşı
- Müsteşarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan Yardımcılığı
- Astragan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karagül
- Utanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ekşimek, Haya Etmek, Korkmak, Sıkılmak, Şişmek
- Üflemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü