Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Denyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Emanet, Rehin, Sersem
- Bildirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek, Anlatma, İfade, Bilgi Vermek, Anlatmak, İfade Etmek, Aktarmak, Beyan Etmek, Getirmek, Lütfetmek, Vermek, Yayımlamak
- Burs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenimlik, Tekaüt
- Külte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Külçe
- Vefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Sevgi Bağlılığı, Yetme, Yetişme, Kafi Gelme
- Cali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Yapma, Yapmacık, İçten Gelmeyen
- Kocabaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
- Hiçlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk
- Şarampol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çala Çukur
- Mera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Karakaçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşek
- Masa Tenisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pingpong
- Bayraktar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancaktar, Alemdar
- Durağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabit, Yerli, Hareketsiz
- Zikıymet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Kıymetli
- Tapalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaçlamak
- Hamil Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımak
- Buna Göre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Binaenaleyh
- Tespit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Saptamak, Vermek
- İnşaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı İşleri, Dikinti, Yapı
- Cep Bıçağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakı
- Hayırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Hayır, İyi, Yararlı
- Rastlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Düşmek, Karşılaşmak, Rast Gelmek
- Çekince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahzur; Rezerv, İhtiraz
- Kovuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koğuş, Oyuk
- Gezinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak, Eğlenmek
- Mütalaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirme, Düşünce, Görüş, Müzakere, Ders Çalışma, İrdeleme, Fikir, Oy
- Müdürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdüriyet
- Bakmayarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rağmen
- Fan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane, Vantilatör, Yelletke
- Kesir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsur
- Balçak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabza
- Ariyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödünç
- Gicişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
- İstismar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşletmek, Kullanmak, Sömürmek
- Sunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, İkram, Takdim
- Çıngar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga
- Oya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tentene, Dantel
- Prodüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretim, Yapım
- Empresyonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenimci
- Denetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü