Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kenetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bentlemek, Bitiştirmek, Kilitlemek
- Ahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonraki, Sonuncu, En Sonra, Sonunda, Sonra
- Sinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabristan, Mezarlık
- Saz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Çalgı, Kamış, Kopuz, Hasırotu, Bağlama, Telli Çalgı
- Re'sen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışmaksızın, Açıklamaksızın
- Kabristan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezarlık, Gömütlük
- Popülarite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutulma
- Analog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş
- Terminal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstasyon, Gar
- Tanınan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruf
- Yılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Korkmak, Usanmak, Ürkmek
- Haça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Transformatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüştüreç
- Kalabalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham, Kargaşa, Ordu
- Lisans Belgesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Şahadetname
- Başkalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek, Farklılık Kazanmak, İstihale Etmek, Bozulmak
- Anahtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açar, Araç, Dil, Kurgu, Vasıta, Vesile, Açkı
- Sabotaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baltalama
- Emektar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Ayaksilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paspas
- Kesinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katiyet
- Zeamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tımar
- Tavsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lengimek, Yavaşlamak, Gevşemek
- Kat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Yol Almak
- Çoğaltma Makinesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstensih
- Sükût kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susku, Susma, Sessizlik, Konuşmama, Söz Söylememe
- Hezimete Uğratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek
- Neşet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğmak
- Âcizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceriksizlik, Güçsüzlük
- Yararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar Sağlayan, Yararı Olan, Yarayışlı, Nafi, Avantajlı, Faydalı, Hayır, İyi, Olumlu
- Hububat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahıl
- Konut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Hane, İkametgâh, Menzil, Mesken, Yurt, Eğlek
- Koloniyalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgecilik
- Fettan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fitneli, Karıştırıcı; Gönül Ayartıcı, Cilveli
- İntihar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölünç
- Zaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esasen, Doğrusu, Aslında
- Serin Kanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
- İmkânlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümkün, Olanaklı
- Arkalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semer
- Tecavüzkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan
- Yanılarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü