Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Devlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevki, Mutluluk, Talih, Ülke, Erkin Topluluk, Baht, Ongunluk, Büyüklük
- Görünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Başlamak, Benzemek, Gelmek, Göstermek, Gözükmek, Tezahür Etmek, Zahir Olmak, Mevcudiyetini İzhar Etmek
- Nazire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Söz
- Nakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın
- Nevbahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Teklif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önermek
- Tüh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıklar Olsun
- Sabun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöven
- Süsmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tos Vurmak
- Ateş Böceği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldız Böceği, Yıldız Kurdu, Işıl böceği
- Taş Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
- Darp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak
- Formalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöntem, İşlem
- Metamortizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkalaşma
- Azgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azmış, Azılı, Coşmuş, Taşmış, Ele Avuca Sığmaz, Haşarı
- Gönenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah, Rahatlık Ve Varlık İçinde Yaşama
- Konak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menzil, Merhale, Misafir
- Camgöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpek Balığı, Tamahkâr
- Düşey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakuli
- Suna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek Ördek
- Sağman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağılan, Sağımlı, Sütlü
- Ukmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Düşünmek, Paykamak
- Delepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlamak
- İhtiva Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, Kapsamak
- Hekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Tabip, Sagan, Atasagun, Otacı, Sağbilge
- Sahiden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Bakarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre
- Avunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Teselli Bulmak, Müteselli Olmak, Oyalanmak, Aldanmak, Yetinmek
- Pirüpak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertemiz, Lekesiz
- Yalpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanma, Eğilme
- Bağlantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrtibat, İlgi, Birlik, İlişki, Rabıta, Temas
- Ekspoze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özet
- Sağıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savdırmak, Teşfiye Etmek
- Mukannen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli
- Oturma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar
- Azadelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgürlük
- Balkımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zonklamak, Ağrımak, Sancımak, Parlamak, Parıldamak, Şimşek Çakmak, Dalgalanmak, Su Halkalanmak
- İzafiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Nispilik, Bağıntılılık, Görelilik, Rölativite
- Ağırcanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembel
- Sungu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Takdime
- Fahişelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fuhuş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü