Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Eşraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenginler, İtibarlılar, Sözü Geçenler, İleri Gelenler
- Anayasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Esas Kanun, Konstitüsyon, Temel
- Muharebe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak
- Müstenkif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser
- Abone kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümcü
- İsmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namus, Arılık, Dürüstlük, Temizlik
- Yakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakacak, Yanacak
- Normal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağan, Uygun, Doğal, Düzgülü
- Önyargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşin Hüküm (önyargı >> doğrusu >> ön yargı)
- Çapraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Düğme, Fermuar
- İnfaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak
- Sponsor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destekçi
- Döküm Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
- Terhis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Terk Etmek
- Oğrun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlice
- Konumluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzi
- Kadavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
- İltisak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme
- Çiftlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekin Sahası
- Kanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanaat
- Haneli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konutlu
- Görüntülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekran
- Trend kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelim
- Yer Sarsıntısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprem, Zelzele
- İkmale Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borcu Olmak, Payize Kalmak
- Gökçe Yazın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edebiyat, Yazın
- Vurdumduymazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışsızlık, Aldırışsızlık
- Kösemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek
- Leh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onun İçin, Onun Tarafın; Ondan Yana
- Gıdalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besinli, Besleyici
- Mecburiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor
- Sıkı Fıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklifsiz
- Haraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Öfke, Sinir
- Kesintisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan, Tam
- Titreme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsıntı, Sıtma, Ürperti
- Yâd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Hatır, Zihin, Başka, Yabancı, Karşıt, Muhalif
- Cebr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor
- Tacilî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele, İvedi
- Çıngıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakıl
- Terbiyevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitsel
- Dalgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Gafil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü