Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Normal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağan, Uygun, Doğal, Düzgülü
- Örenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harabelik
- Sınıflamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölümlemek, Gruplandırmak
- Lâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
- Çadır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Keçe, Çerge, Oba, Otağ
- Masumiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçsuzluk
- Kankurutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaniotu
- Mahrukat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt
- Akşamcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Depremyazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sismograf
- Kâhinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet
- Bir Cinsten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecanis, Bağdaşık
- Yalabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak, Parıltı, Güzel, İkiyüzlü, Kaypak, Sevimli, Şimşek, Yakışıklı, Oynak Alev
- Yoğurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katık
- Döngül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayvan
- Ortaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İştirak, Şeriklik, Şirket
- Terbiyevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitsel
- Periferi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Kıyı, Uç
- Sebze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zerzevat, Yeşillik, Göveri
- Obsesif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takınçlı
- Asimetri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakışımsızlık
- İmam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Molla, Önder
- Karnaval Maskesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maskara
- Yerkökü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havuç
- İtidalli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Soğukkanlı
- Saraka Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Hulul Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girmek
- Adam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, Erkek, Mert, Eş, Koca, Kişi, İnsanoğlu, Herif, Zat, Zevat
- İnikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma
- Ruhsal Çöküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım
- Izdırap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Üzüntü, Sıkıntı, Keder, Sızı
- Döl Eşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Son
- Sivri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Palamut, Batıcı
- Talimatname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmelik
- İye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malik, Sahip
- Caymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek, Dönmek, Fikrinden Taşınmak
- Yetişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Büyümek, Dayanmak, Erişmek, Gelişmek, Gitmek, İdare Etmek, Olmak, Öğrenmek, Takip Etmek, Ulaşmak, Uzanmak, Üremek, Varmak, Vasıl Olmak, Kafi Gelmek
- Cezbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşku
- Durgunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nekahet, Sükûn, Sükûnet
- Kul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bende, Köle, Karavaş
- Tuluat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü