Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Efekt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etke
- Küsmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darılmak
- Pot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaf, Hata, Sal, Şişlik, Büzülme, Kıvrım, Yanlışlık
- Ansızın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Birdenbire, Ani, Anide, Aniden, Ansız, Apansız, Apansızın, Dangadak, Defaten, Durup Dururken, Fücceten, Gürpedek, Larp, Larpadak, Patadak, Pattadak, Rappadak, Şakkadak, Şapadanak, Şappadak, Şırakkadak, Bedaheten, Fücceten, Nagehan, Vehleten, Gafleten, Ani Olarak, Nagehani, Hiç Beklenmedik Bir Anda
- Dalgalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak, Kıpırdamak, Yüzmek
- Fınkırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sümkürmek
- Çözülen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münhal
- Almaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı
- Çağlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan
- Aslında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esasen
- Kırışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek, Paylaşmak, Yok Etmek
- Pis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkli, Fena, Karışık, Kirli, Kötü, Leke, Murdar, Zararlı, Sevimsiz, Güç, Lekeli, Mülevves
- Özenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtina Etmek, Yeltenmek
- Gömlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece, Göbek, İşlik, Kat, Kılıf
- Hamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topyekûn, Tüm
- Göstermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Benzemek, Çıkarmak, İşaret Etmek, Tayin Etmek
- İtikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İman, İnanma, İnan
- Yeğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacı Oğlu, Kardeş Oğlu
- Cılk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Acilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak, Hemen
- Sezon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürem, Mevsim, Dönem
- Kaşımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Kefere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman Olmayanlar, Kafirler
- Şeriat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Göktaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asteroit
- Aheste Beste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
- Semt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Yöre, Cihet, Taraf, Veçhe, Yaka, Yan, Yön
- Alık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Düşüncesiz, Beceriksiz, Akılsız, Aptal, Bön, Budala, Sersem
- Nefer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Er, Kişi, Süer, Kimse
- Bakmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek
- Akındırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reçine
- Yapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Bünye, Kuruluş, Mimari, Örgü, İnşaat, Strüktür, Konstrüksiyon, Yol
- İkrar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabul Etmek, Söylemek
- İsmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namus, Arılık, Dürüstlük, Temizlik
- Varış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Seziş, İrfan; Finiş
- Abecesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alfabetik
- Odur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Hazmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sindirmek, Dayanmak, Katlanmak, Sabretmek
- Savlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İddia
- Suzişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık, Acınaklı
- Bed kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Çirkin, Tuhaf
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü