Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hoca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahunt, Molla, Muallim, Öğretmen
- Kuramsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazari
- Mayasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuzlu Balgam, Egzama
- Patika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keçiyolu, Çığır
- Şantiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikinti Meydanı, Yapı Yeri
- Psişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel
- Lakırtı Ebesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Allak Bullak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık, Altüst Olmuş
- Süreğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzmin
- Kömekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamak
- Dağıtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşir, Talan, Tevzi
- Çöp Tenekesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Kötü
- Rehberlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuzluk
- Acılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Yanık, Zehirli
- Vatandaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurttaş, Tebaa, Uyruk
- Sulh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barış
- Körpe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taze, Genç, Güzel, Hoş
- İllüstrasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezeme
- Atlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süvari
- Tasdiksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaysız
- Dayanışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği, Hemreylik, Tesanüt
- Kimya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesnebilim
- Gezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyahat, Teferrüç, Piknik
- Mutantan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
- Gönül Borcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minnet, Şükran
- Şalvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuman, Pantolon
- Yıpramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
- Kuşku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Tereddüt, Kuruntu, İşkil, Şek, Endişe, Evham, Narahatlık
- Aydınlık Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak
- Genişlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vüsat, Yayıklık, En-Boy Karşıtı Olarak, Arz, Boyut, Refah
- Derman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Takat, Mecal; İlaç; Çıkar Yol, Çare
- Üzeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey
- Sumsuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumruk
- Yargılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme Etmek
- Göresin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acaba, Acep
- Şenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Festival, Bayram, Cümbüş, Neşe, Sevinç, Şölen, Şetaret, Donanma, Nüfus
- İstikrarsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak
- Bikes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimsesiz
- Şartlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullaşmak
- Alelade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıradan, Olağan, Bayağı, Doğal, Sıra İşi
- Lenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksak, Mıymıntı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü