Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Finansal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mali
- Siyah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara
- Şahinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunkurcu
- Çekik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batık
- Başvuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat
- Olumsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadsıma, Nefi, Selp
- Ekol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoldam, Meslek, Okul
- Softa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Yobaz
- Düzyazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesir, Mensur, İnşa
- Paylaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek, Kırışmak, Onaylamak, Üleşmek, Taksim Etmek, Bölüşmek
- Ön Deyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet, Ön Söz
- Öndün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avans
- Aceleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Vatandaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurttaş, Tebaa, Uyruk
- Meğerse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meğer
- Mahsuldar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- İstifra Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
- İhvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakın Dostlar, Arkadaşlar, Eş Dost
- Yeğlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüçhan
- Asan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolay
- Polifonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoksesli
- Sayaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saat, Muaddit
- Stalâgmit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikit
- Eli Sıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Cimri, Hasis
- Kredi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Güven, İtibar, Para, Saygınlık
- Mevki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Devlet, Durum, Kat, Mahal, Makam, Mesnet, Rütbe, Sandalye, Yer, Konum
- Taşeron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkinci Üstenci
- Yanarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşale
- Mukavim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
- Gönendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzura Kavuşturmak, Sevindirmek
- Hazır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amade, Tayyar, Anik, Müheya
- Kankurutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaniotu
- Belli Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek
- Kerevet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Sedir
- Gaile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Dert, Üzüntü, Kaygı, Keder, Yük
- Kontekst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlam, Çevre
- Yobaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Kaba Sofu
- Sap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek, Kabza, Kök, Saplak, Gövde, Tutamak, Kabza
- Defol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddol
- İfa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak, Ödemek, Yapmak
- Su Taşkını kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü