Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hasebiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolayısıyla, Ötürü, Den Ötürü
- Diğeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Öbürü, Öteki
- Perakende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekten, Dağınık, Perişan
- Liva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Tugay
- Müsteşrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilimci, Şarkşinas
- Yalaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Dalkavuk, Sırnaşık
- Patates kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumpir
- Cebelleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşmak, Çekişmek, Tartışmak, Münakaşa Etmek
- Pürçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrılmış, Zülüf, Saç Lülesi, Püskül
- Celi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâr, Parlak
- Tarife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtmalık
- Çıdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklim Göstermek, Sabretmek
- Tunç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bronz
- Sakınmadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız
- Gureba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimsesizler
- Öğrenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Yetişmek
- Tabya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sencer
- Ezbere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden, Ezberden
- İman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İnan
- Zikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Söyleme
- Mağrip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batı
- Org kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erganun
- İsteksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz
- Sırga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küpe
- Yıvışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Kaygan, Yapışkan, Yılışık
- Mezbele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süprüntülük, Çöplük
- Mevki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Devlet, Durum, Kat, Mahal, Makam, Mesnet, Rütbe, Sandalye, Yer, Konum
- Eşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Astana, Başlangıç
- Matbuat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basın
- Güçsüzleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek
- Çanak Yalayıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk
- Hava Gazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metan Gazı
- Damping kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürüm, İndirim, Ucuzluk
- Hiciv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşlama, Yergi
- Keser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerki
- Yad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özge, Yabancı
- Abuklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçmalamak
- Öd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safra
- Ova kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Düzengâh, Düzenlik, Yazı
- Kıvırcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ondüle, Kıvrık, Dalgalı, Cingelek, Kıvırcık marul, Kıvırcık Koyun
- İnsanoğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beşer, İnsan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü