Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hatasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgısız, Doğru
- Teberru Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
- Ecinni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cin
- Erginleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekemmül Etmek; Reşit Olmak
- Pülverizatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürgeç
- Babayiğit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mert, Güçlü, Yürekli
- Argaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atkı
- Plaçkacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu
- İdam Sehpası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
- Militan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşkan
- Evlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Deniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Kükremek, Su, Bahir, Derya
- Jilet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülgüç
- Tanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlama, Tarif Etmek
- Anne Baba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebeveyn
- Enternasyonal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beynelhalk, Uluslararası, Beynelmilel
- Yaldızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatıcı
- Tutturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Raptetmek, Takip Etmek
- Hicran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılma, Ayrılık Acısı
- Cuşuhuruş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk
- Emisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm
- Durgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekte
- Zırt Zırt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırt Pırt
- Tangırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürüldemek
- Bidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- İstek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Dilek, Emir, Gönül, Heves, İrade, Kasıt, Keyif, Meram, Murat, Rağbet, Rıza, Sevda, Şevk, Talep, Eğilim
- Sanki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güya, Sözde
- Gösterim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Projeksiyon; Seans
- Yırtılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Öncesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezeli
- Talvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çardak, Hangar
- Recim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşlama, Taşa Tutma
- Kök Salmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- Yalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Derece, Mertebe, Vakar, Güvenilirlik, İtibar, Şule
- Menetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Yasaklamak
- Öğretici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Didaktik, Öğretmen
- Bileşim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terkip
- Kullanılmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfır
- Tesirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Dokunaklı, Geçişli
- Sıklet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlık, Yük, Sıkıntı
- Gidon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelteç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü