Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hedef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Garaz, Gaye, Maksat, Uğur, Ülkü
- Yadırgamaz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isınmak, Alışmak
- Peyzaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm
- Bilakis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tersine, Tersine Olarak, Aksine, Yok
- Sihir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Efsun
- Yapayalnız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek Başına
- Bindirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zam
- Peyda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak
- Hımbıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Budala, Tembel, Uyuşuk
- Asıllı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
- Karma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Katışık, Yığma
- Selef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncel
- Kapasite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek
- Büluğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Baliğ Olmak
- Tahavvül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek, Dönüşmek
- Yücelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselmek
- Egoizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencillik
- Elmacık Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Sümüğü
- Çapa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ketmen, Külünk, Lenger, Levber
- Mütemadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Makat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturak Yeri, Kıç
- Kulumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Çıldırmak, Delirmek
- Tezat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Çelişki
- İfliç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç
- Gün Ortası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
- Teferruat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Detay
- Arkaik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşnı, Eskil
- Mürşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Rehber
- Karikatür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Hasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
- Şevket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heybet, Görkem
- Göre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
- Yakinen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Yakından, Gerçekten, Yakşıca
- Klarnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gırnata
- Santrifüj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özekkaç
- Patlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnfilak
- Heyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul
- Yazışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşme, Muhabere
- Derece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvam, Seviye, Aşama, Ayar, Basamak, Doz, Gömlek, Had, Kadar, Kademe, Merhale, Mertebe, Nokta, Not, Paye, Radde, Rütbe, Tabaka, Termometre, Kerte, Yalım
- Seda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses, Ün
- Tekre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolay, Çember, Etraf
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü