Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hezimete Uratmak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Müessir Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
- Ümit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Ummak
- Topluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Cemaat, Cemiyet, Ehil, Sosyete, Toplum, Zümre
- Sıfıra İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak
- Düşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, İsabet Etmek, İtibarsızlaşmak, Alçalmak, Alışmak, Atlanmak, Azalmak, Bulunmak, Değmek, Eksilmek, Gitmek, İnmek, Kapılmak, Rastlamak, Uğramak, Vurmak, Yağmak, Yakışmak, Yıkılmak
- Meşk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz
- Hatip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmacı, Aytaç, Natık
- Belde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehir, Kasaba, Mekân, Yer, Çevre
- Kuvvetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir, Güçlü, Keskin, Saygın, Üstelik, Üstün
- Gıcırı Bükme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Yersiz, Zoraki
- Nahak Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Zinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Canlı, Dimdik, Diri, Gümrah, Sağlam
- Harçenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yengeç
- Sürmenaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkinlik, Anlıksal Yorgunluk
- Sevecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şefkatli, Mihriban, Müşfik
- Tem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tema, İzdem
- Çöreklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak, Yayılmak, Çökmek, Çömelmek, Yerleşmek
- Çenebaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalçene, Konuşkan, Lafçı, Boşboğaz, Nakkal
- Kohumbazlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
- Zorlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cebir
- Kötücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hain
- Fiyatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalı
- Hemencek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Müzayaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Rasyonalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usçu
- Yalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Derece, Mertebe, Vakar, Güvenilirlik, İtibar, Şule
- Arpa Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bira
- Tezahürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alkış, Gösteri, Tantana
- Tamahkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Hırslı
- Vicdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçsel Güç, Bulunç
- Banliyö kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Dolay, Yörekent
- Mefret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, İri, Kocaman, Muazzam
- Mütecaviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saldırgan, Tecavüzkâr, Geçen, Aşan, Saldıran, Sataşkan
- Simya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alşimi
- Kapatılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Prizma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçme, Menşur
- Sesucaltan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoparlör
- Fotoğraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılık, Resim, Suret, Yaçın
- Kılgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatbik, Ameliyat, Pratik
- Temaşacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyirci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü