Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hileci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cambaz, Hilekâr, Madrabaz, Oyunbaz, Oyuncu, Soytarı
- Virajlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeçli
- Lasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığa
- İptila kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Müptelalık
- Değişken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak, Kararsız, Değişici, Mütehavvil
- Tente kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Gölgelik
- Mukayyet Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Korumak
- Zavallı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçare, Âciz, Fakir, Fukara, Gariban, Garip, Miskin, Perişan, Acı Çeken, Mutsuz, Eksin
- Malayani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma
- Takip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Gelmek, Gütmek, İzlemek, Kovalamak, Tutturmak, Yetişmek, Ardılmak, Artlamak, Kovuşturmak
- Peşkeş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşkeş Çekmek
- Efsuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üfürükçü
- Arkadaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Refik, Tomdaş, Yoldaş, Hempa, Bacanak, Eş
- Armoni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyum, Ahenk
- Ümran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırlık
- Lületaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskişehir Taşı, Denizköpüğü
- Matmazel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan
- Islanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşarmak
- Takım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Dest, Grup, Küme, Set, Zümre, Ekip, Trup, Tür, Çeşit, Dizge, Sistem
- Başı Dumanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Sportmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sporcu
- Güleç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güler Yüzlü, Mütebessim
- Derin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dip, Koyu, Yoğun
- Haber Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salık Vermek
- Muhakeme Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Yargılamak
- Ağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dudak, Gaga, Kavşak, Kenar, Uç
- Gayrimemnun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın, Kızgın, Küskün
- Cakalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Melahatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirin
- Kurumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak, Cılızlaşmak, Sertleşmek
- Düdüklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Tahtakurusu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahtabiti
- Hortlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayalet
- Harabat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntılar, Harabeler, Viraneler; Meyhane
- Part Time kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarımgün
- Ölçüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıstas, Miyar, Ölçü, Mısdak, Kriter
- Sanarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye
- Ensesi Kalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Zengin
- Süratlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak
- Efendi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyeli, Ağırbaşlı, Kibar, Saygılı, Bey, Koca, Nazik, Çelebi, Sözü Ve Kılığı Yerinde, Saygıdeğer, İnce
- Faizli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üremli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü