Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kalmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
- Sanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Bilmek, Ummak, Zannetmek, Tahmin Etmek
- Alicenaplık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömertlik, Şereflilik, Asalet
- Öznel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sübjektif
- Haykırış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feryat
- Türkolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türk Bilimci
- Maytap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havai Fişek
- Maske kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçe
- Yönelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Gelmek, Tutmak, Teveccüh
- Mütecaviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saldırgan, Tecavüzkâr, Geçen, Aşan, Saldıran, Sataşkan
- Likit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakit, Sıvı, Akışkan
- Turlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak
- Tıp Bacısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Bakıcı, Hemşire
- Ekincilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ziraat
- Meteor Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
- Essah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Gerçek, Sahi
- Kameriye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çardak
- Yazıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitabe, Hatıra
- Tiroit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkanbezi
- Tebdil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirme, Kılık
- Gazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
- Tabiatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğacılık
- Vazifesizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevsizlik
- Köndelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlama
- Gizlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahremiyet
- Karadinmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçe Dönük
- Latilokum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokum
- Kurtulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firar
- Mevlüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğum
- Radyasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıma, Işınım
- Tabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı, Bağlı; Doğal, Saf, Katıksız; Elbette, Pek Açıktır Ki, Kuşkusuz
- Büyücek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrice
- Etkileyicilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karizma
- Asar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıtlar, Yapılar, Eserler
- Sarkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
- Gıpta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmrenme
- Sandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayık
- Serilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzanmak, Yayılmak
- Özümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mal Etmek, Temsil Etmek
- Terkidünyalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnziva
- Salahiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetki
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü