Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kamulaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstimlâk Etmek
- Uzun Kulaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşek
- Şinanay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç, Memnunluk; Cicili Bicili
- Kavga Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak
- Yürütme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcra
- Ulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirmek, Eklemek, İlave Etmek, Katmak
- Ehlileşmiş Hayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evcil
- Salname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıllık
- Kır Sakız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırnaşmak
- Sıkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
- Himaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunma, Esirgeme, Gözetme, Kayırma, Elinden Tutma
- Muhtelif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitli, Türlü, Mütenevvi
- İşporta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergi; Açıkta Yapılan Satış
- Kuş Beyinli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Yandan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Profilden
- Felçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnmeli
- Duraksamadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı
- Etkili Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Farklılaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkalaşma, Değişim, Ayrımlaşma
- Vecize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlü Söz, Özdeyiş
- Haşmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem
- Temas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değinim, Dokunma, İlişki, Görüşme, Münasebet, Ulaşım, Değme, İlişki Kurma, Bağlantı, Ulaştırma, Bahsetme
- Kıymettar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli
- Kütüphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitaplık, Kitap Sarayı, Kitap Evi
- İlişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ait, Bağlı, İlişik, Değişli, İlgili, Değgin, Merbut, Müteallik, Münasebettar
- Kıyamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet
- İmtihan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınav, Sınama
- Pürçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrılmış, Zülüf, Saç Lülesi, Püskül
- Mukallit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Taklitçi
- Buru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancı
- Dantelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalı
- Taş Bina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâgir
- Yavanlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
- Mahşer Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyamet
- Ders kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara
- Sangılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sersemleşmek
- Onarsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarziye
- Kopuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İssiz Güçsüz, Serseri
- Susamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşne
- Pespaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Aşağılık, Bayağı, Soysuz
- Sitayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övme, Övüş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü