Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kanuni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasal
- Sınık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırık, Bozuk, Çıkık; Dağınık, Perişan
- İvinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Sürat, Çabukluk
- Taşaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit
- İçtenlikle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Halisane, Yürekten
- Kapanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile
- Artakalan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Fazla, Artmış, Ziyade
- Alüvyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lığ
- Yamyam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adamyiyen, Vahşi, Yabani
- Bağboğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsküt
- Tabasbus Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
- Cep Bıçağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakı
- Küçük Dil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilcek
- Nesil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Ev, Göbek, Kuşak, Tohum, Üren, Soy
- Gereksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Abes, Boşuna, Fuzuli, Lüzumsuz, Nahak, Yararsız
- Domur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarcık, Tomurcuk
- Iskatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezarlık Dilencisi
- Bereketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Gür, Mübarek, Verimli
- Ötümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedalı, Sürekli, Yumuşak
- Ziraat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ekincilik, Çiftçilik
- Sel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın Su, Baskın, Yığın
- Mamacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebe
- Atıfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Lütuf
- Koşam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avuç
- Örtü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika, Dam, Kap, Paravan, Tente
- Yazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ova, Düz Yer, Ova, Kır, Alfabe, Yazma İşi, Makale, Yazgı, Hat, Mektup, Kader
- Kır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz, Çal; Sahra; Yazı
- İtalik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğik
- Makaslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Duraksamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak, Tereddüt Etmek
- Eli Sıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Cimri, Hasis
- Medyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borçlu
- Sansür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı Denetim
- Mütenevvi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitli, Türlü
- Direnim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnat
- Konstitüsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Kahramanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baturluk, Yiğitlik, Koçaklık, Hamasi
- Projektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldak
- Deniz Boyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Sahil
- Eloğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat, El, Koca, Yabancı
- Mandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü