Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kefaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyet
- Kargımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenmek, Lanet Etmek, Lanetlemek
- İtham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlama, Suçlu Görme
- Yakalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
- Şişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarık, Şiş
- Engel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Köstek, Mahzur, Mani, Müşkül, Pürüz, Yük, Mania
- Savsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş, Ağır, Aheste
- Ilıklaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıştırmak, Ilıtmak
- Esrarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizemli, Esrarengiz
- İdman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jimnastik, Spor, Bacanma, Bacanış
- Tecessüm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Canlanmak
- Diyesin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Her Hâlde
- Terminal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstasyon, Gar
- Gülistan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güllük
- İzafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı, Mal Etme, Bağlama
- Nobranca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kırıcı, Sert
- Cinsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsî
- Anlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak, Sözleşmek, Kavilleşmek, Bağdaşmak, Kaynaşmak, Uzlaşmak, Barışmak, Geçinmek
- Negatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksi, Menfi, Olumsuz, Eksi yük
- Tonton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli, Hoş, Güzel, Tombul (kişi), Hoşa Giden
- Muhabirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıkmanlık
- Tehir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek
- Alındı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makbuz
- Çevik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acar, Atak, Tetik
- Genç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jön, Civan, Körpe, Taze, Yaş, Dinç, Toy
- Solmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solgun, Soluk
- Körfez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyort
- Fırlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Savurmak
- Tren Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir Yolu
- Erendiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jüpiter, Müşteri
- İğfal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ele Salma, Yoldan Çıkartma, Aldatma, Ayartma, Kandırma, Baştan Çıkarma
- Kasaphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha, Kanara
- Egzama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Tuzlu Balgam
- Avanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alık, Aptal, Enayi
- Oylum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hacim
- Gemilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tersane
- Geçim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Uyuşma, Maişet, Dolanma, Uyum
- Kötücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hain
- Didar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre
- Çalışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek, İşlemek
- Ümmî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumaz, Sevatsız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü