Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kenevir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çetene, Kendir
- Şvester kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemşire, Kız Kardeş
- Çalı Bülbülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötleğen, Bayır Kuşu
- Arlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Utanç Duymak, Mahcup olmak
- Öndelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avans, Peşin
- Kuluçka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurk, Kurk
- Çıdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabır
- Bırakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevdi
- Çabalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceht Etmek, Gayret Etmek, Çalışmak, Uğraşmak, Debelenmek, Yanmak
- Gizlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak, Örtmek
- Değinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dek, Temas
- Arzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heves, İstek, İsteme, Dilek, Yönelme, Eğilim, Gönül, Rağbet
- Yalvarış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rica
- Çimerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plaj
- İmalatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretimci
- Biyografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat Hikâyesi, Öz Geçmiş, Tercümeihal, Tercüme-i Hâl, Hâl Tercümesi
- Doğa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiat, Natür, Huy
- Kayıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Geri Dönmek, Nükul Etmek, Rücu Etmek
- Edinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamak, Sahip Olmak, Kazanmak, Olmak, Yapmak, İktisap Etmek
- Kokoroz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mısır
- Başmakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabıcı
- Kırkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırpmak
- Sıfır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Yeni
- Elmastıraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elmas
- Çöllük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çorak
- Tuvalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakyolu, Hela, Wc, Yüznumara
- Tutsaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esaret
- Sacayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sacayağı
- Yalçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Çıplak, Sarp, Dik, Kaygan
- Tenkitçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmen, Münekkit
- Ultraviyole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morötesi
- Büzük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret
- Alil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalıklı, Sakat
- Ceza Atışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Penaltı
- Cezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekilme, Gitme, İnme, Kök, Alçalma
- Çözülme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal
- Kararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Azimli, Ölçülü
- Ruhsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel, Ruhi
- Oligarşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takımerksel
- İğrenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinç, Mekruh, Müstekreh
- Resesyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü