Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kerem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyluluk, Ululuk, Büyüklük, Asalet; İyilik, Lütuf
- Öremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemek, Nizama Koymak, Tanzim Etmek
- Tutarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Çelişmesiz, Orta, Sabit, Uygun, İnsicamlı
- Baz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Esas
- İflah Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzelmek
- Sagan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Hekim, Tabip
- Müfreze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harbi Deste
- Dakiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayar
- Otağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çadır
- Eriyik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahlul
- Yalvarış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rica
- Kılgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatbik, Ameliyat, Pratik
- Talep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilek, İstek, İstem
- Tahkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılama, Onur Kırma, Hakaret Etme, Küçükleme
- Alaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Yalaz, Kıvılcım, Yalım
- Pek Az kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ender, Nadir
- Mühtedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönme
- Kıkırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Bilim Adamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilgin
- Ve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ma
- Monoton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Yeknesak, Sıradan
- Önemsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühimsemek, Saymak, Takmak
- Yarlıgama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
- Uydu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peyk, Gezegen
- Yolsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suiistimal, Usulsüzlük, Gayrimeşruluk, Sahtekârlık
- Miting kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplantı, Gösteri
- Bakanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret, Vekâlet
- Kibirlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklenmek
- Sabitleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit
- Eğlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Oyalamak, Durdurmak, Durdurmak; Avutmak
- İstila kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürünme, Basma, Kaplama, Salgın, Sarma, Ele Geçirme, Yayılma, Bürüme
- Köpek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İt
- Abone Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümlenmek, Dadanmak
- Raporlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
- Raportör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirgeci
- Dingildemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Kuşkulanmak, Oynamak, Sallanmak
- Ekinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Rençper
- Yakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak, Bestelemek, Dağlamak, Dökmek, Kavurmak, Mahvetmek, Tutuşturmak, Vurmak, Koymak, Sürmek
- Kocakarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anne
- Yuvarlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Gitmek
- Tümevarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usa Vurma Yolu, İstikra
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü