Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Raporlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
- Mürgüleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekerleme
- İbadet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınma, Ayin, Kült
- Çağlayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şelale, Çavlan, Çağlar
- Funda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalılık, Süpürge Otu
- Sadır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peyda Olmak
- İkaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
- Ahlaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törel
- Casusluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaşıtlık
- Yoğuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teksif Etmek
- Bütünü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
- Korelâsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgileşim
- Çırtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiske
- Kesimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maktu, Mukannen
- Tümsayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adedi Mürettep
- Aklıselim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağduyu
- Düşüncesince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Nişanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İşaret
- Sütbeyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apak, Bembeyaz
- Halik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratan, Allah
- Ayyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı, Hilekâr
- İbiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal, Palyaço
- Taşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haya
- Nom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanun, Yasa
- Kalaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık
- Kıygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağdur
- Şımarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Erköyün, Yüz Bulmuş, Şımarmış, Şımartılmış
- Barışçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulhperver, Barışsever
- Sağlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Temin
- Reddeylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
- De kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Dahi
- İmansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnançsız, Acımasız
- İrinlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltihaplanmak
- Kazanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nail
- Dikinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnşaat
- Olgunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kızarmak, Olmak, Yetmek
- Kuraştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurgu
- Düzmecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
- Cimri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Hasis, Eli Sıkı, Ekti, Kısmık, Nekes, Sıkı, Varyemez
- Terazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Vezne
- Muasır Olmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağ Dışı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü