Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Keza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öyle, Ol Da Öyle
- Planlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ölçülü
- Nefiy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün
- Benimsenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- Mücadele Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak, Güreşmek, Savaşmak, Uğraşmak
- Tul Derecesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- Korkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Ürpermek, Yılmak, Dehşete Kapılmak, Endişe Etmek
- Burun Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enfiye
- Emirname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyrultu
- Uyuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yola Gitmek, İmtizaç Etmek, Mutabık Kalmak
- Aktarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakil
- Dalbadal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peyderpey
- Kokoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Züğürt
- Kibirlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekebbür
- Engin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Vasi; Açık Deniz
- Loka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Gurur, Çapaçul
- Şenaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık, Kötülük
- Dönme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devir, Viraj, Deveran, Mühtedi
- Balkımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zonklamak, Ağrımak, Sancımak, Parlamak, Parıldamak, Şimşek Çakmak, Dalgalanmak, Su Halkalanmak
- Muaşeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgü
- Aleyhtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıt
- Ziyaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Yatır, Türbe, Görme, Göret, Görüş
- Özetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa Etmek, Kısaltmak
- İklim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyar, Ülke
- Kavza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kap, Mahfaza
- Sömestir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarıyıl
- Berceste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Latif, Seçme
- Eşleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senkronizasyon
- Arızalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dalgalı, Engebeli
- Umursamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
- Nekahet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sayrılık Ertesi, İyisellik, İyileşme Dönemi
- Sargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Pansuman
- Ulay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devam
- Buat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutu
- Sülf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kükürt
- Sopalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek
- Taraftar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
- Neşter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisturi
- Küfürbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sövgücü, Sövüşçül
- Gıybetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirmeci
- Abone kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümcü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü