Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
ttihat Etmek ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Muallak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılmış, Asılı; Bağlı, Bağınlı
- Şampiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böke
- Durmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek, Hareketsiz Kalmak, Beklemek, Dayanmak, Dinmek, Eğlenmek, Kalmak, Kesilmek, Yaşamak, Yüzmek
- Lifting kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerdirme
- Çor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık, Dert; Sığır Vebası
- Şişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cam
- Dekolte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Klarnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gırnata
- Sehven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla
- Toplumbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sosyoloji
- Entrika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Dek, Hile, Oyun, Dolap, Desise
- Haşyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku
- Seme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Sersem, Beceriksiz
- Duraksamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak, Tereddüt Etmek
- Feveran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpürmek, Parlamak, Sinirlenmek
- Müdafaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunma, Direnme
- Coşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateşlenmek, Heyecanlanmak, Hararetlenmek, Kaynamak, Şahlanmak
- Gözü Kara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaretli
- Usta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Cambaz, Ehil, Erbap, Mahir, Sanatkâr, Üstat
- Ortaklaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşbirlikli, Kolektif, Müştereken, Birge, Birlikte
- Sıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Dar, Katı, Sert, Tıkız, Yoğun, Zorlayıcı
- Siper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunak, Dulda, Kuytu, Senger, Yağmur, Korunmalık
- Firkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılış, Ayrılık
- Kenetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bentlemek, Bitiştirmek, Kilitlemek
- Havandeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havaneli
- Sağlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
- Kısaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Budamak, Kasmak, Özetlemek
- Damga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret, Kaşe, Mühür, Nitelik, Nişan, Belirti, İz
- Tutukevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevkifhane, Dam, Tomruk, Hapishane, Cezaevi, Mapushane
- Azadelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgürlük
- Bulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Keder, Ebr, Stratus
- Tıpkısının Aynısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp
- Olgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Değmiş, Kâmil, Pişkin, Yetişmiş
- Diremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Direnmek, Durdurmak
- Şalban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tomruk
- Nikbinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyimserlik
- Büyütücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
- Tutaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takışmak
- Maliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli
- Zeki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeyrek, Akıllı, Uslu, Anlaklı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü