Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Komisyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arapaycı, Aracı, Simsar
- Korumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
- Varsaymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Saymak, Tutmak
- Şaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydut, Kuldur, Soygunçu
- Âraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirtiler
- Şatu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraça
- Küşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açma
- Şakirt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırak, Öğrenci
- Kıraathane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahve
- Namertlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
- Tıka Basa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doyunca
- Ölgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solmuş
- Poligon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokgen, Atış Alanı
- Alesta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harekete Hazır, Tetikte
- İhtiyatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımlı, Sakıngan
- Mücavir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komşu
- Lifting kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerdirme
- Hâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan
- Lagar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Zayıf
- Esrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırlar, Gizler; Duman, Keyif, Maden, Mal, Ot, Uyarıcı, Sarhoş Edici, Uyuşturucu Zehir
- Son kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Hudut, Nihai, Nihayet, Olanca, Ölüm, Sınır, Uç, Bitim, Etene
- Çetene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenevir
- Ole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Gar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstasyon, Katarlık
- Bedaheten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, İrticalen
- İğfal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Korna Çalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinyal Vermek
- Uhuvvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kardeşlik
- Conta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtaç
- İmkânsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanaksız
- Kırmağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veba
- Kibarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik
- Abdest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzu
- Kavas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma, Yasakçı
- Oranlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Nispetli, Mütenasip, Mütevazin, Mutedil, İnsaflı
- Neccar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğramacı
- At Bakıcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyis
- Sivil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Mülki, Üniformasız, Çırılçıplak
- Yanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarafgir
- Ocumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ürkmek
- Kasvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Gam, Hüzün, Keder
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü