Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Korunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmak, Sığınmak
- Yel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüzgar; Romatizma; Bağırsak Gazı
- Çer Çöp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döküntü, Süprüntü, Zir Zibil
- Söz Başı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Söz
- Bırakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılmak, Artırmak, Boşamak, Bozmak, Dökmek, Geçmek, Koymak, Saklamak, Salmak, Terk Etmek, Unutmak
- Emrihak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
- Yeşillenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek
- Hit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözde
- İhtimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belki, Olasılık, Şans, Belki, Ola Ki
- Temkinlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakar
- Sadaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Habitat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt
- Balta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nacak
- Delik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Göz
- Münasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu, Uygun, Yerinde, Yaraşıklı
- Sürücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Şoför
- Hasbihal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleşi, Sohbet
- Saffet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arılık, Temizlik
- İsevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hristiyan
- Ada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezire, Aral, Simek
- Cürmümeşhut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçüstü
- Aytışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atışmak, Tartışmak, Münakaşa Etmek
- Yazı Tahtası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta
- Elezer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadist
- Toplanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müçtemi
- Öfkelenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
- Mihenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mehenk, Denektaşı
- İsim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ad, İnsan, Kişi
- Kader kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Mukadderat, Yazgı, Talih, Devran, Kısmet, Tecelli
- Karşıtlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet, Mübayenet, Tezat, Zıtlık, Kontrast
- Öcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umacı
- Hakikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Doğru, Esas, Gerçek, Gerçekten
- Avuç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aya
- Milletlerarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
- Kozmos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evren, Acun
- Erkeklik Organı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamış
- Dumanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sisli, Bulanık, Puslu, Sarhoş
- Zımbırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırıltı
- İkram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlama, Sunma; İndirim
- Seğrimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seğirmek
- Hesapçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayımcı, Tutumlu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü