Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kritik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştiri, Nazik, Tehlikeli, Endişeli, Ciddi, Korkulu
- Melike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hükümdar, Padişah Karısı, Kraliçe
- Defo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Kusur, Özür
- Artakalan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Fazla, Artmış, Ziyade
- Yevmiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündelik, Vazife
- Teleoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erekbilim
- Yazıklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
- Vasıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aracılık, Anahtar, Taşıt, Aracı
- Çağlayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Kaynarca
- Gayrimemnun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın, Kızgın, Küskün
- Toplumsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumla İlgili, Topluma İlişkin, İçtimai, Maşerî, Sosyal
- Azami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maksimum, En Çok, Olanca, En Yüksek, En Büyük
- Sıla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet, Vatan, Ulaşma, Kavuşma
- Hasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
- Aklavcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avukat
- İşlemez Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
- Kayıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Geri Dönmek, Nükul Etmek, Rücu Etmek
- Baygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmış, Süzgün, Sevdalı, Aşık, Dökülmüş, Yığılmış
- Şikâyetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanan, Yakınmacı
- Düzlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesviye Etmek
- Vasıflanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelenmek
- Nail Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Erişmek, Kavuşmak, Ulaşmak
- Belirtken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amblem, Logo
- Yahut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ya da, Veya, Veyahut
- Mektep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okul
- Cimrilik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek
- Yaslanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit
- Deveran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım, Dönme
- Yas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matem
- Mütecessis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı, Meraklanan, Meraklı
- Ekipman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donanım, Takım
- Gün Ortası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
- Ağırsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksünmek
- Çilçırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avize
- Eş Anlamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamdaş, Müteradif, Sinonim
- Derbent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Dar Geçit
- Yağday kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hâl, Vaziyet
- Müstehlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
- İmrenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıpta
- İhtimam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hizmet, Özen, Özenme, Dikkatli Davranma, İtina
- Ululamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlamak, Ulu Tutmak, Ulu Tanımak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü