Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kritik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştiri, Nazik, Tehlikeli, Endişeli, Ciddi, Korkulu
- Hissi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal
- Tamam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Eksiksiz, Tüm, Olur, Doğru, Evet, Oldu, Peki
- Bedbinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötümserlik
- İşve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Eda, Naz, Kırıtma
- Feyz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimlilik, Bereket, Gürlük
- Gökyüzü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Hava, Sema
- Zatî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişisel, Özel, Doğrusu, Aslında, Esasen
- Yol Ayrıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Batkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müflis, Derin Çukur
- Cuşuhuruş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk
- Uygu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekabül
- Entipüften kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Derme Çatma, Çerden Çöpten
- Feci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Facialı, Musibetli, Trajik, Yürek Er Acısı
- Münkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkârcı, Yoksayımcı
- Hayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hain
- Hususile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
- Devamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreksiz
- Menfur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç, Tiksindirici, Alçakça
- Bitirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlandırmak, Tamamlamak, Tüketmek, Bağlamak, Devretmek, Kotarmak, Mahvetmek, Süpürmek, Temizlemek, Yemek, Yormak
- İhracatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcı
- Azınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekalliyet, Azlık, Ekalliyet
- Yara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Cerahat, Dert, Üzüntü, Gedik, Yarık, Delik, Zede
- Kilitsiz Küreksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Mütemmim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
- Sapıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delileşmek, Saçmalamak
- Şeriat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Çalıkavak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepetçi Kavağı
- Bakış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazar, Göz
- Cıvık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulu, Gevşek
- Gaddar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Cani, Hınzır, İnsafsız, Kıyıcı, Merhametsiz
- Demlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demlemek
- Arif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgili, Bilge, Sezgili, Bilikli, Anlayışlı
- Aza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Organ, Uzuv, Üye
- Antikite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkçağ
- Mıncıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örselemek, Sıkmak, Ellemek
- Meri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli
- Sekans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Dizi
- Didişimcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eristik
- Şin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Leke
- Görüntülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü