Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kuyruklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akrep
- Taze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Dinç, Yaş, Yeni, Yorulmamış
- Ağızotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yem
- Tamağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Yad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özge, Yabancı
- Cariye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halayık, Köle, Esir, Hizmetçi, Keniz
- Salıvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek, Koyuvermek, Serbest Bırakmak
- Dayanç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Sabır
- Hoşgörülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Müsamahakâr
- Sakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşen, Düşük; Merih, Mars
- Emniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Emin Amanlık, Güven, Güvenlik, İtimat, İnanma, İnanç
- Çorak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimsiz, Kıraç, Kısır, Yoksul
- Evlenmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerret
- Celâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, Ululuk, Öfke, Hiddet, Kızgınlık
- Çerenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farfara
- Uçuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmuş, Solmuş, Hafif, Kabarcık, Soluk, Solgun
- Leşker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asker, Ordu
- Hatırlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anımsanmak
- Asal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Başlıca, Ana, Temel, Esasi
- Çömmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çömelmek
- Klişeleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kipleşme
- Birinci Sınıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel
- İstihkak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hak, Hak Etme
- Dişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Kadın, Şuh, Verimli
- Mihsap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abaküs
- Katmerleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Düz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sade, Pürüzsüz, Alan, Bozkır, Direkt, Ova, Yalçın, Yalın, Müstevi
- Menhus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- İnam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, Vedia
- Yalıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak; Fakir; İnsan, İnsanoğlu
- Pekiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleştirmek, Katılaştırmak, Sağlamlaştırmak, Beslemek, Sertleşmek, Tahkim Etmek
- Hava Gazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metan Gazı
- Düşünüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa, Tefekkür
- Sembolik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simgesel
- Yadsımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr Etmek, Tanımamak
- Sabahleyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabah
- Buzçözer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defroster
- Zayıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Cılız, Arık, Çelimsiz, Enez, Yetersiz, İnce, Kuru, Yufka, Güçsüz, Kuvvetsiz
- Bir Zamanlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Vaktiyle
- Küfran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nankörlük
- Tevkifhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutukevi, Mahpushane, Cezaevi, Hapishane
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü