Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Lacerem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
- Başlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Serlevha
- Duş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Dökünme
- Hep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemi, Cümle, Daima, Hemişe, Hepsi, Kamu, Mecmu, Tamamıyla, Bütün, Tüm Olarak, Her Zaman
- Güllelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurşunlamak, Vurmak
- Bilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Kuvvet
- Ses Seda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Belirti, Haber, İz
- Bazuka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Roketatar
- Fıskiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevvare, Fışkırık
- Mit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylence, Efsane
- Angıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanat
- Anavatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayurt
- Çağrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davetiye
- Vukufsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
- Ayran Budalası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala, Sersem
- Müdebbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedbirli
- Işınlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şualamak
- Muasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaş, Modern
- Dayanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Destek, İstinatgâh, Mesnet, Zemin
- Oylaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzakere, Tezekkür
- Tercüme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirme, Çeviri
- Tefviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhale
- Dayanıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Güçsüz, Yufka
- Koyulaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
- Sumen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Altlığı
- Böbürlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklenmek, Övünerek Kabarmak, Kurulmak
- Mismar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Mıh
- Tasvip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onama, Onaylama
- Çevre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Belde, Çember, Daire, Dolayı, Dünya, Etraf, Hava, Muhit, Ortalık, Ufuk
- İbadethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak
- Boğunç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım, Kasvet, Üzüntü
- Cırtlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığıltılı
- Alma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıntı, İktibas, Kabız, Transfer
- Casus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ajan, Çaşıt
- Defol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddol
- Perhiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyet, Oruç
- Ergilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şilt
- Seçkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzide, Kibar, Mutena, Seçme, Üstün, Elit, Mümtaz
- Yırtılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Boyunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyu veya Uzunluğu Kadar; Sürdüğü Zaman Kadar, Süresince
- Bülten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süresiz Yayımlanan Duyuru; Dergi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü