Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Müktesep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanılmış, Edinik, Edinilmiş
- Peyzaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm
- Görmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıyaben
- Güçlendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhya
- Sağduyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklıselim
- Vestiyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askılık
- İstifra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusma
- İstikrarsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak
- Uç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Had, Hudut, İbik, Sınır, Son, Ekstrem
- Sabitleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit
- Gezge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakol, Devriye
- Kederlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzülmek, Tasalanmak
- Yürüyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Muhabbet Tellalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Leleklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık, İncelik
- Onaylama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Kabul, Tasdik, İzin
- Alçak Gönüllülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevazu
- Şeriat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Korkak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödlek, Tabansız, Hayvan
- Mazhar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzuya Yetişmek, Ulaşmak
- Farsça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
- Elçekmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş Olma
- Evvel Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Aşırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Öte Yana Geçirmek, Kaçırmak, Uzaklaştırmak, Savmak, Hırsızlamak, Kaldırmak, Tırtıklamak
- Çıkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bohça
- İradeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstençli
- Rızk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doygu, Azık; Nimet
- Sızlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Sızıldanmak, Vızıldamak, Yakınmak, Dert Yanmak, Şikayet Etmek, Tazallüm Etmek, Şekva Etmek
- Sembolizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simgecilik
- Hezimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Darmadağın Olma, Tarumar Olma, Yenilgi
- Maslahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstişare, İş, Mesele
- Şakrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şen, Sevinçli, Keyifli, Gevrek
- Zırnık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metelik, Sıçanotu, Arsenik
- İnşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı Kurma, Yapı Yapma, Kurma; Düz Yazı, Nesir
- Kengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyatik, Romatizma
- Artçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dümdar
- Bazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimi, Kimisi
- El kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Aşiret, Baskı, Defa, Etki, Halk, İl, Kez, Memleket, Mülkiyet, Pençe, Ülke, Yabancı, Yönetim, Yurt, Ecnebi, El Âlem
- Yapılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
- Dümbelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dümbek, Dümbül, Sersem
- Değerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü