Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mabeyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara
- Kişilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Şahsiyet, Karakter, İnsaniyet
- Habersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıksız
- Eş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Aile, Arkadaş, Avrat, Bayan, Benzer, Bey, Bir, Ehil, Emsal, Er Avrat, Familya, Hanım, Harem, Hatun, Karı, Kişi, Koca, Koşa, Kuma, Ortak, Tay, Yoldaş, Benzeri, Hayat Arkadaşı, Refik, Refika, Etene
- Bağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüs, Ahşa, Ciğer, Döş, Sine
- Hesap Pusulası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesap
- Yapılış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bünye, Kuruluş, Nitelik, Yapı
- Boyalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyanmış, Süslü
- Bayındırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmar
- Varış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Seziş, İrfan; Finiş
- Vaziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum, Hâl, Tavır, Yer
- Teokrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinerkçi
- Olur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza, Muvafakat, Evet, Olabilir, Tamam, Yakşı
- Gözletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Yıkımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahribat
- Vatani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurtsal
- Kinli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kindar
- Asileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak, İsyan Etmek
- Layemut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümsüz
- Badalak Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelmek, Çelmelemek
- Kuramsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazari
- Pişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girgin, Olgun, Sırtık, Utanmaz, Vurdumduymaz, Aldırmaz, Yüzsüz, Alışmış
- Seçilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- Yaraşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Yığıp Bağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek
- Tektük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az
- Taşıyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haiz
- Yürek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalp, Cesaret, Ciğer, Dil, Gönül, İç, İçeri, Karın, Kupa, Mide, Sadır, Sine
- Formasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimlenme, Yetişim
- Oylumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş
- Kayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ski
- Kazımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Temizlemek, Yok Etmek
- Aç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Parasız, Haris, Hevesli, Dilenci, Karnıboş, Kâsıp, Muhtaç, Sefil, Yalanaç, Yurtsuz
- Orta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Orantı, Tutarlı, Vasat
- Çıpır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Kırmızılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak
- Muvazene Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak
- Muti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğen, İtaat Eden, Eslek
- Geri Dönmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtmak
- Velespit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
- Dernek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Kuruluş, Kurul, Deri, Düğün, Toplantı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü